Gul`den Talabaniye hatirlatma!

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Bağdat ziyareti sırasında PKK'ya 'Ya silahı bırak ya ülkemizi terk et' çağrısında bulunan, ancak geri adım atan Irak Devlet Başkanı Celal Talabani'ye mesaj göndererek, "10 gün önceki basın toplantısında Sayın Talabani konuştu ve bütün dünya dinledi. Ben onun söylediklerine inanmak isterim. Ayrıca Irak Anayasası kendi toprakları üzerinde herhangi bir illegal silahlı örgüte, herhangi bir terör örgütüne müsaade etmemektedir. Irak Anayasası'nda bunlar açık seçik şekilde yazılıdır" dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, NATO'nun kuruluşunun 60. yıldönümü nedeniyle Almanya ve Fransa tarafından ortak düzenlenen zirveye katılmak üzere Almanya'ya gitti. Hareketinden önce Esenboğa Havaalanı'nda bir basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Gül, devlet ve hükümet başkanlarını biraraya getirecek olan bu zirvenin tarihi bir nitelik taşıdığını söyledi. Gül, zirvenin herşeyden önce, kuruluşundan bu yana gerek müttefiklerin güvenliğini sağlayan gerek Avrupa-Atlantik bölgesinde ve ötesinde barışa ve istikrara katkıda bulunan NATO'nun başarılarını teyit etmek ve misyonlarını onaylamak için yeni bir fırsat olacağını kaydetti.

NATO'nun kuruluşundan 60 yıl sonra dahi uluslararası güvenliğin en temel unsurlarından biri olarak önemini koruduğuna işaret eden Gül, "Zirve, İttifak'ın geleceğe dönük bir bakışla, 21. yüzyılın tehditleriyle mücadelede yeni rol ve sorumluluklar üstlenmeye hazır olduğu mesajının verilmesi için de yine bir vesile teşkil etmektedir" diye konuştu. Türkiye'nin 1952'den bu yana güvenilir bir müttefik olarak NATO'ya özveriyle katkıda bulunduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, şöyle konuştu:

"Savunma ve güvenlik politikalarımızın temelini oluşturan NATO üyeliğimiz, İttifak'ın savunduğu çağdaş ilke ve değerlere bağlılığımız bakımından da yine sembolik önemi haizdir. Bu nedenle NATO'nun 60. yıldönümünün ülkemiz açısından da ayrı bir anlamı vardır. Tarihi ve törensel olmasının ötesinde, bu Zirve'de güncel konuların görüşülmesi ve bazı mühim kararların alınması da beklenmektedir. Bu bağlamda NATO'nun 60 yıldır dayandığı temel ilkelerin devamlılığını teyit eden ve 21. yüzyıla ilişkin vizyonunu ortaya koyan İttifak Güvenliği Deklarasyonu'nu kamuoyuna açıklayacağız. NATO'nun mevcut ve ileride üstlenebileceği rol ve sorumluluklar çerçevesinde siyasi yönlendirme sağlayan Stratejik Konsept'in yenilenmesine yönelik çalışmaların başlatılması için de direktifler vereceğiz. Zirvede ayrıca, Arnavutluk ve Hırvatistan'ın İttifak'a resmen üye olarak katılımlarını da tabii ki kutlayacağız. Yine bu vesileyle İttifakın gündeminde yer alan NATO'nun dönüşümü başta Afganistan ve Kosova'dakiler olmak üzere İttifak'ın harekatları, ortaklıkları, NATO-Rusya ilişkileri gibi konular da ele alınacaktır. Tüm bu hususlarda müttefikler olarak görüş alışverişinde bulunacağız. Zirve vesilesiyle bazı devlet ve hükümet başkanlarıyla da ikili görüşmeler yapmayı öngörmekteyim. Almanya ve Fransa'daki toplantı ve temaslarımızın, İttifak'ın geleceğini ilgilendiren hayati konularda ülkemizin görüşlerini aktarma ve karşılıklı görüş alışverişinde bulunma imkanı sağlayacağına inanıyorum."

Açıklamalarının sonunda gazetecilerin sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin Afganistan'a ilave asker gönderme konusundaki görüşünün ne olduğunun sorulması üzerine, "Bu konuyla ilgili Türkiye'nin katkıları çok büyüktür. Sadece askeri değil başka alanlarda da Türkiye çok büyük hizmetler yapmaktadır Afganistan'a. Geçenlerde Wall Street Journal'de benim bir makalem yayınlandı. Orada herşeyi zaten açık açık bahsettim. Türkiye bütün bunları hep değerlendirmektedir. Sadece orada muharip, savaşan askerle Afganistan'a katkı sağlanmıyor biliyorsunuz. Bazen çok daha önemli başka katkılar sözkonusudur. Bunlar askeri, sivil katkılardır. Türkiye ama katkılarını arttıracaktır Afganistan'a. Afganistan'a en çok katkı sağlayan ülkelerin başındadır. Yakında da ISAF'ın Kabil'deki komutanlığını tekrar üstlenecektir" karşılığını verdi.

Cumhurbaşkanı Gül, Bağdat ziyareti sırasında PKK'ya 'Ya silahı bırak ya ülkemizi terk et' çağrısında bulunan Irak Devlet Başkanı Celal Talabani'nin geri adım atmasıyla ilgili bir soru üzerine ise, şöyle konuştu:

"O basın toplantısını sizin de söylediğiniz gibi hep beraber konuştuk ve dinledik. Ben konuştum, Sayın Talabani konuştu. Sizler de dinlediniz. Sadece siz değil bütün dünya tabiî dinledi. Dolayısıyla tabiî ben onun söylediklerine inanmak isterim. Ayrıca Irak Anayasası kendi toprakları üzerinde herhangi bir illegal silahlı örgüte, herhangi bir terör örgütüne müsade etmemektedir. Irak Anayasası'nda bunlar açık seçik şekilde yazılıdır. Dolayısıyla bu çerçevede bakıyorum."

Gül, Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleşme sürecinde iki ülkenin sınır kapılarının açılmasına ilişkin bir anlaşmaya varıldığı, bu anlaşmanın 16 Nisan'da uluslararası kamuoyuna açıklanacağı yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine de, "Bu yazılanlar doğru değildir. Ama biliyorsunuz Türkiye tüm komşularıyla ilişkilerini daha iyi duruma getirmek için bölgesinde çok geniş bir istikrar ve güvenlik ortamı oluşturmak için iyiniyetle gayret sarfetmektedir. Komşularının da bu yönde arzuları vardır. Türkiye'nin uzattığı ele karşı, yine iyiniyetle eller uzatılmaktadır. Bunlar bir süreçtir. Bunlarla ilgili çalışmalar ve görüşmeler, ilgili görevlilerimiz tarafından yapılmaktadır. Türkiye, Kafkaslar'daki istikrara, tamamına çok büyük önem vermektedir. Kafkasya'daki bütün sorunların çözümüne çok büyük önem vermektedir. Bunları zaten biliyorsunuz. Bu çerçevede çalışmalardır"dedi.

Gül, '29 Mart seçimlerinin ardından oluşan tabloyu değerlendirebilir misiniz?' diye soran bir gazeteciye de, "Bununla ilgili başkalarından alın" şeklinde cevap verdi.
Cumhurbaşkanı Gül, açıklamalarının ardından eşi Hayrünnisa Gül, Dışişleri Bakanı Ali Babacan ve Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ile birlikte Almanya'ya hareket etti. Tören kıtasını selamlayarak uçağa binen Cumhurbaşkanı Gül'ü, TBMM Başkan Vekili Nevzat Pakdil, Ankara Valisi Kemal Önal ve diğer yetkililer uğurladı.

0 Kommentare: