Başbuğ’un emri yoksa, yazamaz


Sivil yargıdan ‘şimdilik’ kaçırılan Albay Çiçek’in “Genelkurmay Başkanı Başbuğ’un çok yakını” olduğunu anlatan emekli komutan, “TSK’da hiçbir albay, Genelkurmay Başkanı’nın emri olmadan bu belgeyi hazırlayamaz” dedi




Taraf’ın Türkiye’nin gündemine taşıdığı “AKP ve Gülen’i Bitirme Planı”nı değerlendiren emekli bir paşa, “TSK’da hiçbir albay hatta general üstlerinden emir almadıkça böyle bir belge hazırlayamaz. Hatta bu belge Genelkurmay Başkanı’nın emri olmadan hazırlanamaz” dedi. ‘İrticayla Mücadele Eylem Planı’ belgesinin sahte mi gerçek mi olduğu tartışmaları üzerine liberalses.com sitesi, uzun yıllar TSK’da görev yapmış emekli bir komutanla görüştü. Sitede komutanın kimliğiyle ilgili “27 Mayıs 1960 darbesinden başlayarak tüm müdahaleleri şahsen yaşamış. 27 Mayıs ve 12 Mart’ta babası ‘Paşa’ rütbesiyle görev almış. Kendisi ise 12 Eylül 1980 darbesini ve 28 Şubat postmodern darbesini, görevde yaşamış bir isim. Bu yüzden söyledikleri oldukça kayda değer” bilgisi veriliyor. Çiçek Başbuğ’a çok yakın Paşa görüşmede “TSK’da hiçbir albay, hatta hiçbir general üstlerinden emir almadıkça böyle bir belge hazırlayamaz. Hatta bu belgeyi hazırlamak için üstlerinizin de emir vermesi yetmez. Genelkurmay karargâhında görev yapıyorsanız, bağlı olduğunuz Genelkurmay II. Başkanı’nın emri bile yetmez bu belgenin hazırlanmasına. Yani bu belge Genelkurmay Başkanı’nın emri olmadan ha-zır-la-na-maz” diyor.Paşa 1960 darbesi sonrası orduda işleyişin değiştiğini ve belgeyi hazırlayan Deniz Kurmay Kıdemli Albay Dursun Çiçek’in, İlker Başbuğ’a çok yakın bir isim olduğunu da söylüyor. “27 Mayıs 1960 öncesi kudretli albaylar dönemidir. Bu dönemde ordunun belkemiği albaylardan oluşuyordu. Ancak darbe sonrasında yaşananlardan sonra albaylık rütbesi törpülendi. Özellikle karacılarda emir komuta zinciri o kadar katıdır ki, alt rütbeli bir generali üst rütbesi çok rahatlıkla azarlar. Üstünüze karşı hiçbir şey yapamazsınız. Genelkurmay Karargâhı’nda görev yapan, Başbuğ’a yakınlığı bilinen bir albayın, Genelkurmay Başkanı’ndan habersiz böyle bir belgeyi hazırlaması mümkün değildir.”“Felaket senaryosu gibi”“Böyle bir belgenin hazırlanması emrini veren Genelkurmay Başkanı ise, bu felaket senaryosudur” diyen paşa, belgenin varlığının net sözlerle inkâr edilemediğinin gerekçesini ise şu sözlerle açıklıyor: “Yarın bir gün karşılarına çıkar diye korkuyorlar ki bu korkuda haksız değiller. O yüzden belgeyle ilgili tartışmalar, gerçek mi, değil mi eksenine kaydırıldı.”Paşa, görüşmede belgelerin sızdırılmasıyla ilgili ise şu bilgileri aktarıyor: “Bugün tüm toplumda olduğu gibi TSK içinde de muhafazakâr subay, AKP’yi destekleyen, ona oy veren ya da sempati ile bakan pek çok isim vardır. Belgeler bunlardan çıkmış olabilir. Bir de uzun süredir bu mücadele şekli ve yönteminin yanlışlığı konusunda hemfikir olmuş generaller var. Onlardan da çıkabilir.”Plan nerede hazırlandıİrticayla Mücadele Eylem Planı, içeriğiyle birlikte, planın komuta kademesince mi yoksa komuta katı bilgisi dışında mı hazırlandığı tartışmalarını da beraberinde getirdi. Bu tartışmayı daha iyi anlayabilmek için karargâhta işleyişin nasıl olduğuna bakmak gerekiyor. Karargâhtaki en üst birim Genelkurmay Başkanlığı. Başkanın altında ise Genelkurmay 2. Başkanı görev yapıyor. 2. Başkan, Genelkurmay Başkanı adına hareket etmekle görevli. Koordinasyon başta olmak üzere, tüm faaliyetleri Genelkurmay Başkanı adına yürütüyor. Kendisinin bilgisi dışında karar alamıyor. 2. Başkanlığa bağlı yedi birim bulunuyor ve bunlara “J Başkanlıkları” deniyor. Bu binada “Eğitim Öğretim, Plan Prensip, Personel Şube Başkanlığı, Harekât Başkanlığı” gibi yedi ayrı birim bulunuyor. Eylem Planı’nı hazırlayan 3. Bilgi Destek Şube Müdürlüğü de Harekât Başkanlığı’na bağlı olarak çalışıyor. “J Başkanlıkları”nın başında Korgeneral rütbesinde paşalar bulunuyor. Yalnız bu birimlere başkanlık yapmadan önce Korgenerallerin Kolordo Komutanlığı görevinde bulunmaları zorunluluğu var. “J Başkanlıkları”, bu görevin ardından da “Ordu Komutanlığı” görevine atanıyor. “J Başkanlığı”na bağlı yedi birimin altındaki şubeler, başkanın emri doğrultusunda faaliyet sürdürüyor. “J Başkanlığı”ndaki Korgeneraller ise 2. Başkan olan Orgeneral’e bağlı olarak çalışıyor. 2. Başkan da Genelkurmay Başkanı’na bağlı olarak görevini sürdürüyor ve kendisinin emri olmadan bir faaliyet yürütemiyor.

0 Kommentare: