İran Halkın Fedai Gerillaları Örgütü Açıklaması


Kitlesel Halk Ayaklanması ve Hükümette KargaşaÇeviri: Solun DoğusuYıllar süren sosyo-ekonomik baskılar ve İslam Cumhuriyeti rejimine yönelik halk memnuniyetsizliği kitleleri sokağa döktü. 17 Haziran seçimlerinin arkasından halk, İslami Şii köktenciliğinin gerici fikirleri üzerinde yükselen uluslararası bir anlaşmayla otuz yıl önce iktidara getirilen rejime karşı ayaklandı. Bu rejimin sütunları halkın yabancılaştırılması ve batıl inançların yaygınlaştırılması demek olan Şeriat üzerine kuruludur. Nihayetinde yalnızca İslami figürlerin prizmasında ilerleme ve özgürlük gören insanlar rejimin taraftarı olarak kaldı. Ayetullah Humeyni kendisini İmam ve Allah’ın yeryüzündeki vekili ilan ettiği andan itibaren, demokrasi giderek karanlık çağlara gömüldü. Humeyni’nin fikirlerinin İslam’ın kurucularının fikirlerine ne kadar yakın olduğu başka bir tartışmadır, ama halkın çektiği bütün acılar İslam kisvesi altında gizlenmiştir.İslam Cumhuriyeti eski monarşinin kalıntıları üzerine kurulduğu andan itibaren, karanlık çağların antika fikirleriyle başı dönenler kendilerini halkın önderi ilan etti. Özgürlük ve ilerleme isteyen bir ulus, bunun yerine kitlesel bir gericilikle tanıştı. Bu sirkin başındaki Ayetullah Humeyni, Hamaney, Rafsancani ve Beşti gibi arkadaşlarıyla birlikte sanayi kapitalizmini antik ticaret kapitalizmiyle değiştirmeye ve ilerlemeyi gerici fikirlerle ezmeye çalıştı.Devrimden sonraki birkaç yıl boyunca İslam Cumhuriyeti rejimi kendisini boş ve belirsiz sözler ardına gizledi. İslami Cumhuriyet fikri toplumdaki kimi insanlara çekici geliyordu çünkü rejim o zamanlar kendisini toplumsal adalet, özgürlük ve ilerleme gibi sloganların ardına gizliyordu. Rejimin gerçek doğasının açığa çıkması ise çok uzun sürmedi.Katlanması olanaksız ve 30 yıl süren acılı bir yaşamın ardından, şimdi halk rejime baş kaldırıyor. Rejimin üst katlarındaki kargaşa yeni bir düzeye geldi. Hamaney, Rafsancani ve Mir Hüseyin Musavi, Humeyni’nin dini çevresinin bir parçası olmasına karşın, kendi iç çekişmeleri artık yeni bir aşamada. Ülkenin sahip olduğu her şeyin kendilerine ait olduğunu iddia eden bu insanlar, yeni bir rakiple, emniyet ve askerlik kurumlarıyla karşılaştılar. İran’ın gerçek gücü zenginliğin asıl sahiplerinde, güvenlik aygıtlarında, zalim paramiliter örgütlerde ve ideolojik merkezleri kontrol eden insanlarda. İktidarın büyük ortakları, zenginlikleri genellikle Pazar’da yoğunlaşmış olanlar, Sepah Pasdaran ve emniyet kurumunun desteğinde yeni bir rakip görüyorlar karşılarında. Bu yeni güç baskıcı kontrol aygıtını elinde tutuyor ve ona yön veriyor. Bu yeni rakibin elinde toplanan zenginlik Rafsancani fraksiyonunun sahip olduğundan çok az olsa da, onun zalimlik ve baskı deneyimi çok daha şiddetli ve güçlüdür. Bu noktada, her zaman tepeden yöneten ve dinsel hiyeraşinin zirvesinde olan Rafsancani, Hatemi, Mir Hüseyin Musavi ve bu kamptaki diğerleri pes etmeye ve ellerinde biriken iktidarı başka bir fraksiyon ile paylaşmaya o kadar hevesli değil. Ahmedinejat gibi, kendilerinden daha düşük bir seviyedeki insana tabi olmak istemiyorlar. Ki onlar da Ahmedinejat’ı kendilerinin hizmetkarı olarak görüyorlardı. Rejimin fraksiyonları arasındaki, ulusal zenginliğin yağmalanmasına ilişkin derin düşmanlık ve bölünmeler, Ahmedinejat gibi bir demagogu şükretmeye ve kendisini Yüksek Lider Ali Hamaney ile bir tutmaya götürdü. Ve zenginlik birikiminde daha az deneyimi olan Yüksek Lider de, kendi çıkarlarını Ahmedinejat’la, güvenlik ve askeri aygıtları elinde tutanlarla ortak olmakta gördü. Namlunun ucunda sürdürdüğü zalim iktidarını uzatmak için Ahmedinejat’la birlikte saf tuttu.Ekonomik ve toplumsal kriz derinleşmeye devam ederken, halkın tüm rejimi devirmek ve yılların birikimi olan acılara son vermekten başka çaresi kalmadı. Bu, tüm ulus sokaklara dökülmeden ve zaten ulusun pek çok canına mal olmuş bu kanlı baskıya direnmeden başarılamaz. Sepah Pasdaran’ın ve onun sivil paramiliterlerinin karanlık güçlerine direnirken pek çok kıymetli yaşam zaten yitip gitti.Yüksek Lider Hamaney ve Sepah Pasdaran’ın diğer liderleri, insanları sokaklardan uzaklaştırıp evlerine göndereceğini umdukları kitlesel bir bastırma harekatı için hazırlanıyorlar. Son birkaç gün içinde, Tahran’ın ve diğer şehirlerin sokaklarında Sepah Pasdaran’ın ve sivil militanların elinde 32 kişi can verdi. Tüm bu cinayetlere rağmen halkın savaşma kararlılığı ve hak talebi her zamankinden daha fazladır. Halk hükümetin kurduğu ve zalimliğini meşrulaştırmak için dillendirdiği tuzaklara düşmemek konusunda akıllı kararlar aldılar. Şimdiye kadar halkın akıllı planlaması ve savaş yöntemleri, savunmasız insanları katletmeyi ve toplumu kana bulamayı planlayan hükümeti boşa çıkardı. Hamaney’in fraksiynu, tüm baskı aygıtını sokaklara göndermeye hazırlanıyor.Durumu sakinleştirmeyi uman Hamaney-Ahmedinejat fraksiyonu, Rafsancani-Musavi kampına küçük ödünler vererek iktidardaki yerine korumayı planlıyor. Bazı oy sandıklarının yeniden sayılması, yalnızca halkı kandırmak için. Sokakta milyonlarca insan varken, rejimin yaptığı bu hamle anlamsız bir manevradır. Sokak gösterileri büyümeye devam ediyor ve bu aşamada amaç, Ahmedinejat fraksiyonunun daha fazla iktidarda kalmasına engel olmaktır. Halkın sloganları ve sokaklardaki gösterilerin karışıklığı, halkın adaylardan hiçbirine sempati duymadığını gösteriyor. Halk tüm rejime karşıdır ve ekonomik mafyayı alaşağı edip, diktatörlüğe bir son vermek istiyor. Halk rejime karşı olan savaşında birlik olmaya devam etmelidir. Halk demokrasi ve özgürlük için ayağa kalktı ve mücadeleleri bu amaca ulaşacaktır. Bu hedefe ulaşmak için mücadelenin her aşamasında belirli planlar ve sloganlar dillendirilmelidir. Sokak gösterileri tüm seçim sonuçları iptal edilene kadar devam etmelidir. Sonraki aşama Muhafız Konseyi’nin aday seçimlerine müdahalesi olmaksızın yapılacak özgür bir seçimi talep etmektir. Yeni seçimler bağımsız uluslar arası gözlemciler ve Birleşmiş Milletler tarafından izlenmelidir. Yalnızca bu türden bir seçimle halk özgürce kendi adaylarını seçebilir. Bu adamlar İslam Cumhuriyeti’nin baskıcı rejimine tümden son vermek için bize yol açacaktır.Savaşçı Petrol İşçileri,Bizler hala 1979 ayaklanmasını hatırlıyoruz, mevcut rejim eski Şah rejiminden daha zalimdir. İşte bir kez daha kontrolü elimize alma ve bu rejimin can damarı olan petrolü kesme zamanıdır. Bu tarihsel dönemeçte devam eden mücadeleye katılarak ve diğer vatandaşların rejime karşı savaşmasına yardım ederek hayati bir rol oynayabilirsiniz. Bu devrimci eylemle rolünüzün ve kararlılığınızın nasıl öncü ve anlamlı olduğunu dünyaya gösterebilirsiniz. İran işçi sınıfı İran’ın geleceğini şekillendirmede anlamlı bir rol oynayabilir.İran Halkın Fedai Gerillaları Örgütü

0 Kommentare: