Meçhul timler yine işbaşında
Diyarbakır’da ‘trafik kontrolü’ diye durdurulan İtalyan aktivist beyaz bir minibüste kafasına çuval geçirilip öldüresiye dövüldü. 7 yıldır Diyarbakır’da yaşayan ve uyuşturucuyla mücadele eden Aldo Canestrari’ye, iki gün önce otomobille Mardin’e giderken sivil ve şık giyimli 4-5 kişi ‘dur’ işareti yaptı. Trafik denetimi yapıldığını sanan İtalyan aktivist durdu. Tekme tokat araçtan indirilip beyaz bir minibüse bindirilen Canestrari’nin kafasına çuval geçirildi. Çırılçıplak soyulan Canestrari, hareket halindeki minibüste 20 dakika dövüldü. ‘Öldü’ sanılarak yola atılan İtalyan aktivist, ülkesinin elçiliğinden yardım istedi
Asıl mesleği çiftçilik olan İtalyan Aldo Canestrari, yedi yıldan beri yaşadığı Türkiye’deki sivil toplum örgütleriyle temas halinde sosyal hizmet desteği verirken, bir yandan da İtalya ve Türkiye’deki STK’ların işbirliğini sağlıyor. İki aydan beri ise Mardin’in Derik ilçesinde Uyuşturucu ve Bağımlılık Yapan Maddelerle Mücadele Derneği UMADER ile birlikte çalışarak projeler hazırlıyordu.Saldırı ve darp olayı, Canestrari’nin, UMADER Başkanı Eyüp Güven ile birlikte, Mezopotamya Sosyal Forumu’nda UMADER adına bir stant açmak üzere gittikleri Diyarbakır’dan Derik’e, Ahmet adlı sürücünün kullandığı özel otomobili ile dönüşü sırasında meydana geldi. Canestrari, Diyarbakır’dan hareket ettikten 15 dakika sonra, saat 21.00-22.00 sıralarında anacadde kenarında bazı şahısların işaret ederek kendilerini durdurduklarını belirterek, “Polisin trafik kontrolü yapacağını sandık. Sivil ve şık giyimlilerdi” diye anlatmaya başladı ve devam etti: “Çok yorgundum. ‘Araçtan inin’ dediler; biz de indik. O sırada biri beni biraz ilerideki araca götürdü. Kimlik istediler. Pasaportumun fotokopisini verdim. Araca bindirildikten sonra biri yanıma oturarak başıma torba geçirdi. Araç hareket edince soyunmamı istediler. Soyunmayınca kafamı yere bastırarak elbiselerimi parçalayarak çırılçıplak soydular.. Başıma da beyaz bir torba geçirdiler. Araç içinde vurmaya başladılar. Kaç kişi olduklarını kafama torba geçirdikleri için bilmiyorum. Sadece vurdular, vurdular, vurdular...”‘Korktum, öldürürler sandım’“Nefes alamayacak gibiydim. Yüzüm kanlar içindeydi. ‘Neden vuruyorsunuz’ dediğimde hiç konuşmadılar. Zaten başından beri sadece iki kelime etmişlerdi. Sadece ‘Kimlik ve elbiseni çıkar’ dediler. Çok şaşırdım, korktum. Kesinlikle beni öldüreceklerini düşünüyordum. 20 dakika kadar araçla gittikten sonra, aracın kapısını açarak beni aşağı attılar. Bilgisayarımı, cep telefonumu 400 TL ile 100 avromu gaspettiler.”‘Polisler bulacağız sözü verdi’Aldo Canestrari, anacaddeye doğru çırılçıplak yürüdüğünü, başına geçirilen beyaz torba ile örtünmeye çalıştığını belirterek, “Yolda yürürken iki köpek havlamaya başladı. Kanlar içerisinde olduğum için, çok korktum köpekler beni parçalayacak diye. Daha sonra anayol üzerindeki benzinciye vardım. Tıpkı taş devri adamları gibiydim. Ambulans çağırdılar, Diyarbakır Dicle Üniversitesi Hastanesi’ne götürdüler, orada tedavi gördüm. Nasıl kaçırıldığımı polislere de anlattım, bana, bu olayı aydınlatacaklarına dair söz verdiler” dedi.Diyarbakır’ı terketmeyeceğimCanestrari, 2002 yılında Diyarbakır’da 2,5 yıl kaldığını ve hem Kürt hem de Türkler arasında iyi dostlar edindiğini belirterek, “Sadece beni kaçırmalarından, beni hedef aldıklarını düşünüyorum. Beni kaçıranlar biliyor, ben Kürtlerin arkadaşıyım ve amaçları da beni buradan uzaklaştırmak... Ama ben hiçbir yere gitmiyorum. Diyarbakır’da kalacağım. Ben burayı terkedersem beni kaçıranlar hedefine ulaşmış olur” dedi.Beyaz bir minibüse bindirdilerOlayın tanığın Derik UMADER Başkanı Eyüp Güven ise şunları anlattı: “Normal polis kontrolü olduğunu düşünerek durduk. Kimliklerimizi uzatırken, önde oturan Aldo’yu indirip birkaç adım önümüzdeki beyaz minibüse bindirdiler. Üzerimizi çabucak aradıktan sonra da bize hızlı bir şekilde oradan uzaklaşmamızı söylediler. Dört ya da beş kişiydiler. Birinin elinde telsiz vardı, birinde de tabanca. Yola trafik işaret dubaları koymuşlardı ve hızla hareket ettiler. Birkaç saat sonra hastaneden arayarak Aldo’nun orada olduğu ve birileri tarafından darp ve gasp edildiği söylendi.”İtalyan aktivist Aldo Cenastrari, durumu İtalyan Büyükelçiliği’ne de bildirdiğini belirterek, kendini kaçıranlardan davacı olduğunu ve bir an önce yakalanmasını istediğini söyledi.
Taraf