Ergenekon zanlısı Özbek Türk Metal'deki koltuğu bıraktı
34 yıllık başkanlık sona erdi, gözyaşları sel oldu
ANKARA - Yaklaşık 34 yıldır Türk Metal Sendikası Genel Başkanlığını yürüten ve 22 Ocak'tan beri Ergenekon soruşturması kapsamında Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Mustafa Özbek, sendikana gönderdiği mektupla teşkilata veda etti. Türk Metal Sendikası 13. Olağan Genel Kurulu, Ankara'da toplandı. Türk - İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kudatgobilik ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi'nin de katıldığı genel kurulun açılışında Özbek’in gönderdiği veda mektubu okundu. Mektubu "haksız ithamlar neticesinde gönderildiği" Silivri’den yazdığını anlatan Özbek, hakkındaki iddiaları "karalama kampanyası" olarak niteledi ve sendika üyelerinden basının yaptığı bu kampanyaya inanılmamasını istedi. Veda mektubu Mektubun, bir veda mektubu ve bir vasiyet olduğunu vurgulayan Özbek, bunun yeni verilmiş bir karar olmadığını, teşkilatın geleceğini düşünerek, kendisi için verilmiş en isabetli karar olduğunu savunarak, "Allah’a şükürler olsun ki onca iftira kampanyasına rağmen sendikamızdan bir çakıl taşı bile koparamadılar. Şimdi bu esere sahip çıkma zamanı" dedi. Halefini belirledi "Seçeneğiniz, çıkarınız yolunda sizin işinizi kolaylaştırmalıdır" diyen Özbek, kendisi ile birlikte gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan Genel Başkan Yardımcısı Pevrul Kavlak’ı genel başkanlık için işaret etti. Özbek mektubunu şöyle sürdürdü: "Demokrasi dışı arayışlar ve demokratik olmayan duruşlar, bu ülkeye ve bu ülkenin insanlarına fayda değil, zarar vermiştir. Her zaman yaptığınız gibi demokrasiye sahip çıkın, demokratik değerleri koruyun(...) Allah nasip ederse en kısa zamanda hürriyetime kavuşacağım. Bu takdirde ilk işim bölgelere gelerek, sizleri ziyaret etmek ve sizlerle helalleşmek olacaktır." Mektubun okunması sırasında Mustafa Kumlu ve sendika üyelerinin duygulanarak göz yaşlarını tutamadıkları görüldü. Türk İş Başkanı Kumlu, genel kurul öncesinde Özbek’i ziyaret ettiğini ifade ederek, moralinin ve sağlığının yerinde olduğunu belirtti. Sendika üyelerinden sabırlı olmalarını isteyen Kumlu, "Dileğimiz, yargılama sürecinin bir an önce sona ermesi ve onun, bağımsız yargının adil kararıyla aramıza dönmesi" dedi. Kumlu, genel başkanlığı arkadaşlarına devrettiği için de Özbek'i kutladı. -Oy kaybı uygulamaların sonucu- Kumlu, yerel seçim sonuçlarını şöyle değerlendirdi: "Şu çok açık ki oy kaybı iktidar uygulamalarının bir sonucudur ve gelinen noktada iktidar partisi temel politik, ekonomik ve sosyal yaklaşımlarını gözden geçirmek durumuyla karşı karşıyadır. Seçmen, yerel seçimlerde AKP’yi uyarmıştır ancak oy oranları göstermektedir ki aynı uyarıdan muhalefet partileri de nasibini almıştır. Seçmen AKP’ye ’bu böyle gitmez’ diye seslenirken, muhalefet partilerine de ’sizi iktidar yapacak kadar güvenmiyoruz’ mesajı vermiştir. Gelinen noktada öyle anlaşılmaktadır ki muhalefet partileri de bir sonraki seçimde halkın tercihinde önceliği alabilmek için politikalarını ve o politikayı sürdürüşteki üslubu gözden geçirmek durumundadır. Türkiye, kibirli, asık yüzlü ve çatışmacı siyaset anlayışından yorulmuştur. Kötü söz söylemenin güzel konuşma sayıldığı dönemler artık geride kalmalıdır. Türkiye’nin güleryüzlü siyasete ihtiyacı vardır." (Radikal)
ANKARA - Yaklaşık 34 yıldır Türk Metal Sendikası Genel Başkanlığını yürüten ve 22 Ocak'tan beri Ergenekon soruşturması kapsamında Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Mustafa Özbek, sendikana gönderdiği mektupla teşkilata veda etti. Türk Metal Sendikası 13. Olağan Genel Kurulu, Ankara'da toplandı. Türk - İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kudatgobilik ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi'nin de katıldığı genel kurulun açılışında Özbek’in gönderdiği veda mektubu okundu. Mektubu "haksız ithamlar neticesinde gönderildiği" Silivri’den yazdığını anlatan Özbek, hakkındaki iddiaları "karalama kampanyası" olarak niteledi ve sendika üyelerinden basının yaptığı bu kampanyaya inanılmamasını istedi. Veda mektubu Mektubun, bir veda mektubu ve bir vasiyet olduğunu vurgulayan Özbek, bunun yeni verilmiş bir karar olmadığını, teşkilatın geleceğini düşünerek, kendisi için verilmiş en isabetli karar olduğunu savunarak, "Allah’a şükürler olsun ki onca iftira kampanyasına rağmen sendikamızdan bir çakıl taşı bile koparamadılar. Şimdi bu esere sahip çıkma zamanı" dedi. Halefini belirledi "Seçeneğiniz, çıkarınız yolunda sizin işinizi kolaylaştırmalıdır" diyen Özbek, kendisi ile birlikte gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan Genel Başkan Yardımcısı Pevrul Kavlak’ı genel başkanlık için işaret etti. Özbek mektubunu şöyle sürdürdü: "Demokrasi dışı arayışlar ve demokratik olmayan duruşlar, bu ülkeye ve bu ülkenin insanlarına fayda değil, zarar vermiştir. Her zaman yaptığınız gibi demokrasiye sahip çıkın, demokratik değerleri koruyun(...) Allah nasip ederse en kısa zamanda hürriyetime kavuşacağım. Bu takdirde ilk işim bölgelere gelerek, sizleri ziyaret etmek ve sizlerle helalleşmek olacaktır." Mektubun okunması sırasında Mustafa Kumlu ve sendika üyelerinin duygulanarak göz yaşlarını tutamadıkları görüldü. Türk İş Başkanı Kumlu, genel kurul öncesinde Özbek’i ziyaret ettiğini ifade ederek, moralinin ve sağlığının yerinde olduğunu belirtti. Sendika üyelerinden sabırlı olmalarını isteyen Kumlu, "Dileğimiz, yargılama sürecinin bir an önce sona ermesi ve onun, bağımsız yargının adil kararıyla aramıza dönmesi" dedi. Kumlu, genel başkanlığı arkadaşlarına devrettiği için de Özbek'i kutladı. -Oy kaybı uygulamaların sonucu- Kumlu, yerel seçim sonuçlarını şöyle değerlendirdi: "Şu çok açık ki oy kaybı iktidar uygulamalarının bir sonucudur ve gelinen noktada iktidar partisi temel politik, ekonomik ve sosyal yaklaşımlarını gözden geçirmek durumuyla karşı karşıyadır. Seçmen, yerel seçimlerde AKP’yi uyarmıştır ancak oy oranları göstermektedir ki aynı uyarıdan muhalefet partileri de nasibini almıştır. Seçmen AKP’ye ’bu böyle gitmez’ diye seslenirken, muhalefet partilerine de ’sizi iktidar yapacak kadar güvenmiyoruz’ mesajı vermiştir. Gelinen noktada öyle anlaşılmaktadır ki muhalefet partileri de bir sonraki seçimde halkın tercihinde önceliği alabilmek için politikalarını ve o politikayı sürdürüşteki üslubu gözden geçirmek durumundadır. Türkiye, kibirli, asık yüzlü ve çatışmacı siyaset anlayışından yorulmuştur. Kötü söz söylemenin güzel konuşma sayıldığı dönemler artık geride kalmalıdır. Türkiye’nin güleryüzlü siyasete ihtiyacı vardır." (Radikal)